Bugün bir arkadasim sinemalarda oynayan bir filmi tavsiye etti. Adindan hicbirsey anlamadigim icin arastirdigimda kelimenin filmden cok bagimsiz bir bilgiye isim verdigini ögrendim. Sürekli basima geldigini düsündügüm icin oldukca ilgimi cekti. Filmin adinin ilgilendigim kismi: "Baader-Meinhof" fenomeni. Bunu kelimeyi ilk defa okuyorsaniz bir kac gün icinde bu fenomeni yasayabilirsiniz.

Konumuz buna yakin bir sey. Kisaca Baader Meinhof Fenomeni su: Bir gün gözünüz ilk defa gördügünüz bir isme ya da resme takiliyor. Kisa bir süre sonra ayni seye belki de cok alakasiz bir yerde tekrar rastliyor ve hayret ediyorsunuz. Bana bazen büyü gibi geliyor. Kafanizi kisa da olsa hayranlikla mesgul edebiliyor. Varligini yeni ogrendigim ve tanisma ihtimalimin neredeyse sifir oldugu birisi ile - onunla karsilassam sunu derdim diye düsünüp- , bir hafta sonra o kisi ile cok alakasiz bir yerde burun buruna gelmem gibi (düsündügümü de söyledim bu arada).

Oysa tüm bu olanlar beynimizin bize birer oyunu. Ne büyü, ne de neden olan zincirler. Cok basitce anlatmaya calisirsak: model tanimaya egilimli beynimiz benzer durumlari görünce uyarilacak sekilde gelismis. Bu modelleme "ögrenme" dedigimiz seyi gerceklestirmemiz icin gerekli unsur. Minicik bebege masayi ögret, o kafasindaki modelle tum masalari tanisin, gibi.
Gün icinde o kadar cok fazla bilgi, cisim, görüntü, ses, kelime beyne giriyor ki bunlarin büyük kismina, özellikle tesadüfi tekrari olmayanlara önem vermiyoruz (normal isleyen beyinli iseniz tabii, otistikler gibi farkli algili olmayan). Ama ne zaman yeni ögrenilen ve birbirine benzer bir olayin, kelimenin, nesnenin vs kisa süre icinde tekrarlandigini görsek bunu kisa süre önce gördügümüz modeli hatirlayarak (isim, cisim, kisi herneyse) kafamizda bir baglanti kurmaya calisiyoruz. Kafalar artik dolu oldugundan (!) bu olayi enteresan bulup, duygusal anlamlar bile yüklemeye calisabiliyoruz. Tamami ile fani insan kurgulari.
Bu Baader-Meinhof kelimesi su an kafaniza girdi. Bundan sonra ilk karsilastiginizda bu ani beyniniz hatirlayacak.
Bu aslinda kahve falinin gercek olmadigini söylemek gibi bir sey. Tesadüfler biz 46 kromozomlular icin sevimli hayal ürünleri aslinda. Pozitif bilimlerle uzaktan yakindan alakasi olmayan tatli teyzeler fal bakarken benim bilmis bilmis "...Fakat beyniniz size oyun oynuyor, bakin bu söylediklerinizle karsilastiginizda, ki bir kismi ile muhakkak olacak, yönlendirildiginizin farkinda olmayacaksiniz!!" demem kadar itici ve gereksiz bir sey olamaz sanirim. Bende birakiyorum bu oyunlara kendimi. Kahvenin tadini cikariyorum, gerisini masal sayarak :)
