Soru sormadan duramaz miyim ben?



Yeni ayakkabilarim alinali iki hafta kadar oluyor. Tesadüfen bayram günü alinan sürpriz bir hediye. Elbette yürümek icin degiller. Kosmak icin de degil. Insanin aklina fazla secenek gelmiyor sanki. Bu pabuclar (bu linki anlamadim) sadece dans etmek icin...

Simdiye kadar kullandiklarimdan cok daha rahat ve ergonomikler. O kadar rahatlar ki insan kendini ayakkabisini bulmus külkedisi saniyor.

Bu yeniler, her tarafi dökülen eski el yapimi ayakkabilarimin yaninda öyle garip duruyorlar ki biri ortacagdan kalma zarif ama bir ilkel alete, digeri son teknoloji ürünü bir robota benziyor. Biri insan eliyle kesilip bicilmis digeri makinede kalipla yapilmis. Birinden yeryüzünde sadece bir tane var, birinin her bir ülkede binlerce esi var.







Eski ve yeni arasinda her konuda yapilabilecek bir karsilastirma bu. Yipranmis "Eski" artik beni engelliyor, dengemi bozuyor, hareketlerimi kisitliyor. Diger figürlere daha hizli gecmem gerekirken tam tersine beni yavaslatiyor. Diger yandan istedigim gibi hareket edemedigim zamanlar sucu üzerine atabilecegim kolay bir bahane haline gelmisken, beni ögrenebileceklerimden mahrum ediyor.

Ya "Yeni"? Yeninin cogu detayi sadece dans figürleri icin yapilmis. Dönüsler icin özel tabani, parmak ucuna daha dengeli basabilmek icin ayrica eklenmis kisimlari var. Görünüsü öyle farkli ki garipsememek icin gözlerimi kacirmam gerekiyor. Kusurlu eskinin güzelligine öyle alismisim ki, sirf bu yüzden fonksiyonun görüntüden daha önemli olduguna kendimi kandirabilirmisim gibi geliyor.








Eskileri atamiyorum. Degisim zamaninin geldigini biliyorum ama geciktiriyorum. Duygusal bagin ilerlemeyi engelledigi dönem olsa gerek.

Peki ya degistirmem gereken bir cift ayakkabi degil de bir insan (es, sevgili, ögretmen, arkadas vs.) olsaydi? Tüm bu yukarida yazdiklarimi yine ayni sekilde düsünür müydüm? Sorunlarin kaynagi gösterebilecegim bir aliskanligimi bu kadar kolay degistirebilir miyim?
----------------------------
En üsttekiler bahsi gecen ayakkabilar degil.

23 comments:

R4 said...

B5, "l'abito non fa il monaco", quindi le scarpe possono si essere d'aiuto per migliorare le proprie prestazioni, ma se non c'é sostanza non c'è scarpa che ti possa aiutare...
e tu sei fortunata, hai il ritmo, il piede ed i movimenti! Continua così tamam?

Ps: a tutti gli amici Turchi una buona festa della repubblica....
R4

Anonymous said...

keskem kirmizi reng olsaymi� barim.
not important,teke it easy mam.
vole vu?yakinden,derceste
P:ama sen bunu hep yap�yson:D
move mam move:P

Anonymous said...

Pardon ya ben Türk sitesi sanmıştım.Hemen çıkayım bari.
Gerçekten pardon.Aslı

Punto said...

İnsan bir şeye alıştı mı kolay kolay bırakamıyor. Bence sen de bazı şeyleri kolay kolay bırakamazsın. Hele işin içine bir de sevgi girerse...

Anonymous said...

Ben de anilarim olan esyalari, eskiyip kullanilamaz hale gelseler bile atamiyorum..Ama yavastan atmaya basladim cunku evde yer yok :-) Isin icine baska faktorler de girince eskiler atilabiliyor. Umarim sorun yanitlanmistir :-)

B5 said...

X R4,
Si, Buona Festa a tutti! TU che ti sei messo il T shirt della Turchia, guarda fuori se vedi almeno un Turco che fa la stessa cosa come te... Pufff, mai. Non perche io sono nazionalista, per niente. Ma un po d'interesse alla cultura non fa male..

X Punto,
Sevgi hem mani olabiliyor hem destek o zaman :)
Iyi bayramlar tekrar!

X Zeynep,
Evet, kesinlikle :). Senin biraktigin esyalar da vardir kesin benim gibi. Onceki gun eve gelen koli icinde bana ait birkac eski parca cikti. Annem gondermis, varliklarini bile unutmusum. Demek ki onlarsiz da yapabiliyorum senelerdir. Esim de benim gibi olsa biraz ;)

müzi said...

eski-yeni karsilastirmasi yapmissin ya, canim anneannem bu gibi durumlarda soyle derdi: eski yelek seni nere atsam, yeni yelek seni nere assam.

sen eskisini atmak istemiyorsun ama en azindan onunla ne yapacagini da bilemiyorsun. bir nevi bu duruma uygun bir soz yani :)

yazinin sonundaki sorulara gelince. benim sorunum bana duygusal acidan zarar veriyor olsalar dahi hayatimdaki insanlari hayatimdan kolay kolay cikaramamak. su an hayatimdan cikarmam gereken eski dostlar ve akrabalar var. ama ben hem yasanmisliklara verdigim degerden hem de duygusalligimdan bunu yapamiyorum. su an kendimi o noktaya getirmeye calisiyorum. pek olmuyor ama deniyorum. duygusal baglar her zaman iyi degilmis, ben bunu yeni yeni ogreniyorum.

B5 said...

X Müzi,
Anneannen dogru söylemis :). Tam benim durumum. Esyalar icin olan degisiklik insan söz konusu oldugunda o kadar kolay degil gercekten.

Aci veren, problem cikaran, geriletenlerle yasayanlara cok sahit oldum. En basitinden ben bile sirf temel dans dersine katilan tek ben oldugum icin üzülmesin diye yeni gelen kizi birakamadim 4 hafta boyunca. Ne arti, ne eksi bu olay. Ama ayni saatte farkli biriyle calisabilirdim ve birseyler ögrenebilirdim.
Insanlar ne hassas degil mi?

Ben yasanmisliga deger verenlerden degilim galiba. Kötü bir meziyet mi? Ama sadece bazi insanlarin daha degerli olduguna karar verdikten sonra herkese karsi ayni olamayacagimi ögrendim. Benim icin degerli olanlara verecegim emek ve zamani caliyor digerleri. Dogal eleme kendiliginden geliyor :)

(Aslinda senin ve benim konumumuzdan ötürü bu daha kolay!!)

Selen said...

Bende senin gibiyim eger cok sevdiysem birseyi atamam onu.Evden tasinirken neler neler buldum bir bilsen.elimden geldigince attim ama yinede birkac kutu kaldi eski seylerimden atamadigim....

B5 said...

X Selen,
Cati katindaki depomuz o kadar dolu ki sadece iki adim atabiliyorsun.Tavana kadar dopdolu. Onceki gun iceri girmeye calistigimda kolilerin altinda kaliyordum. Demek ki gecmis zarar vermeye baslayacak, atmali gözleri kapatip. Gidince zaten ihtiyac hissetmeyecegimizden eminim ;)

loungetime said...

Ben bu hafta o kadar çok şey attım ki. Evde köklü bir atış vardı. Çoğu şeyi atarken gözümü kapattım ve attım. Hatta az önce bloğumda da yazmıştım. Attıklarımdan 1 tanesi beni çok üzdü.

B5 said...

X Loungetime,
Seni az önce okudum. Attigin elbette ilginc ama hediye edenleri cok duydum. Uzulme. Sude'nin esyalarina yer actigini dusun..
Materyallerle herseye yeniden baslayabilir insan :)
Sevgiler,

EKMEKÇİKIZ said...

B5'ciğim,

Sanırım, insanların bir kısmı yeni aldığı bir eşyayı hemen o an kullanmayı seviyor, diğer kısmı ise eski eşyası onu bırakana kadar yeni eşyasını pamuklara sarıp bekletiyor.

Ben ikincilerdenim, beklerim ki yeniyi kullanmak için iyi bir sebep çıksın. Acaba, hemen kullananlar daha mı doğru yapıyor?
:)

Anonymous said...

b5'im hic eski yeni olayina girmiyorum (cok hastayim,bu bile agir simdi bana) güle güle kullan yenileri, eskileri de atma, evet :)

B5 said...

X Ekmekci Kiz,
Öyle öyle :). Ben de ikinciyim demek. Dolabimda kullanilmadik bir sürü giyecek cikti. Etiketleri duruyor resmen.. Bense cizgi film karakterleri gibi hic giysilerimi yenilemiyorum sanki :)

X Rahsan,
Neler oldu Rahsancik sana??? Üsüttün mü? Emailimi almissindir umarim. Iyilesip buraya geleceksin ya daha. Rathaus civarinda panayirlar kurulmadi daha ama yilbasi standlari basladi yavas yavas. Kendine iyi bak ve iyiles hemen...
(Atamiyorum eskileri, dün yine sinifa yeni ayakkabilar elde girdim, eskilerini de japon yapistiricisi ile tamir ettim tüm ders onlari kullandim :P)

Alp ve Ege'nin Annesi said...

Ben de ortadaki resimi merak ettim?
Yeni ayakkabilarini iyi gunlerde kullan! Eskiler de hala saglam görunuyor, bence en azindan belli bir sure icin sakla, (ben öyle yaparim), belki yenilerin basina bir kaza gelir, acil durumda kullanirsin...

B5 said...

X Alp&Ege'nin annesi,
Ortadaki resim bahsettigim yeni ayakkbilarin tabani. Ortak kisim oyuk, burun ve ön taban yuvarlak halkali. Rahat dönebilmek icin. Yine de pudralamayi bile düsünüyorum parkede rahat kayabilmek icin :)

Cok eskici olmustum bir ara, benden beter kayinvalidemi, tavan arasini ve burada cocuk esirgeme kurumu gibi giysi toplama sabit kutularini gorunce artik yavas yavas vazgecmeye calisiyorum.

Ama dedigin gibi yedekliyim simdi. Ayni senin dedigin gibi yaacagim :)

Sanem said...

Ortadaki fotoyo merak etmistim, simdi okudum.
Duygusal bag kurmamaya calisiyorum artik ben, zor da olsa bunu becerebildigimi goruyorum yaklasik uc senedir, anilarla depolanan bir kac buyuk kutum haric gerisine misafir gibi davraniyorum.

Sevgilerimle b5.

B5 said...

X Sanem,
Bu arada blogundaki son fotograf cok hos. Daha önceden gördügümü hatirlamiyorum.
Bugün yine iki kutu bosalttim. Icinden temizlenip, mis gibi kokmus giysiler cikti. Hepsi benim ölcüme uymayan hediye ve pek giymediklerim. Ne ziyanlik gercekten. Giysisi olmayan fakiri bulamamak da ne tuhaf. Yine o kurumlara bagislayacagim..
Bunlar da benim gitmeyen misafirlerimdi demek :)

Meltem said...

Sorun çıkaran bir insan olunca hayatında, tabiki, ben artık bu insanı istemiyorum hayatımda, atayım şunu diyemiyorsun. İlişkinin şekline ve duygusal bağın gücüne göre süreç değişebiliyor. Bazan yıllar yıllar alabiliyor o insanları uzaklaştırabilmek. Bazan da biz değiştiğimiz için o insanların bizden alacağı bir şey kalmadığından, onlar bizi bırakıyor galiba. Bilmiyorum ben duygusal bir balık burcu kadınıyım. Her şeyi yapabilirim. Bakmışsın bir günde karar vermişim beni rahatsız edeni hayatımdan çıkarmaya. Bu sanıldığının aksine daha duygusal bir davranış şekli galiba. Düşüncesizlik de ne dersen de. Öfff zor soru sormuşsun yine. (Burda bir ayağımı da yere vuruyorum)

B5 said...

X Meltem,
Güzel yazmissin :). Insanlar cok daha zor konular. Herkesin birseyler hakettigini bilsem de ayni seviyede olduguna inanmiyorum artik. Vakit ve enerji kaybi bazilari. Bunu düsünürüm, ama her zaman uygular miyim o kesin degil.
Degistigimiz dogru, bilinmeyeni de ögrenince bakis da degisiyor.
Ama soru hep kaliyor, dogru mu yanlis mi yapiyorum diye :)

Anonymous said...

Making money on the internet is easy in the undercover world of [URL=http://www.www.blackhatmoneymaker.com]blackhat cpa methods[/URL], Don’t feel silly if you haven’t heard of it before. Blackhat marketing uses not-so-popular or little-understood avenues to generate an income online.

Anonymous said...

selam ben senay, gercekten super bir blog, eger facebook veya twitter varsa eklemek isterim...