Cifte Sobe...


Bu aralar surekli baska islerle ugrasiyorum. Hersey yolunda giderse onumuzdeki hafta buraya farkli birseyler yazabilirim.

Muzi ve Mirdifderya beni sobelemisler. Ikisini karistirip birseyler yazmaya calistim, olur mu?

Ben kucukken: cok yaramazdim ve tehlikeli isler pesindeydim, basima gelmedik kaza kalmazdi hepsinden de kurtulurdum. Acik havada oynama sansi az olan bir kiz cocugu icin kapali mekanda yapilabilecek ne kadar muzurluk varsa yaptim (misim). Yazmistim onceden: en tehlikelisi camdan ucmak oldu. Annemden bana katlandigi icin ozur diliyorum. Ama kendime gore cok keyifli bir cocukluk yasadim. Mutluydum. Mutluyum...

Ben aslinda (bu kisim zor) : hissettigini saklama kabiliyetinden yoksun, ne dusunuyorsa oldugu gibi belli eden, politik olmasi gereken yerlerde bile kendine hakim olamayan, -kesinlikle verilen sirlar haric- icindekini tutamayan biriyim.

Ilk kopyam: Annem anlatiyor. Ortaokulda tarih sinavi sirasinda cekmisim. Sonra da annemi arayip anne ben kopya cekmisim diye hemen iletmisim:

-Peki kizim ama neden kopya cektin, calismadin mi?
-Yok. Sadece tarih dersi idi. ( Ne ayip. Ders bile saymazdim onu. Halen de Stefan Zweig ile ayni gorusu paylasirim o ders hakkinda)
-Sorulari mi bilemedin?
-Yoo, hepsini biliyordum.
-Peki o zaman niye cektin?
-Herkes cekiyordu, tüm kitaplar acikti, ogretmen de birsey demiyordu, degisik bir duyguydu.
-...??

Toplum psikolojisinin bir cocuk uzerindeki etkileri. Ilerleyen donemlerde daha anlamli derslerde de kopya cektigimi itiraf ediyorum fenci olarak.

Okulu ilk kirdigim gun de annemi arayip: "Anne, su an okul kiriyorum, ararsan merak etme okulda degilim" demistim. Okula kizip dersi ve okulu gunubirlik terketmisligim ve kapida yakalanisligim da var. Bence fazla güvenilen-yaramazlardandim, kimse nedense kizmiyordu. Ben gidiyorum deyince, gidiyordum.

Cep telefonum: halen cok kullanmadigim bir gerec. Bu ikincisi. O da ilki bozuldugundan. Baska teknolojik urunlere hayranim ben. Cep telefonuna asla.

En sacma huyum: markette elime aldigim ilk urunu inceleyip, onu mutlaka birakip, ayni urunun bir baskasini sepete atmammis. Esim farketti ilk. Hala bilincsizce devam ediyorum.

Ask: 14 Subatta yazdiklarim halen gecerli. Anlamadim ben bu isi. Hem cok kolay hem cok zor olan ve tezatlardan olusmus garip birsey.

Sevdigim bloglar: yanda baglantisi olanlar ve okuyup, yorum birakip bana birseyler ogretenler
: )
---------------------------------------------
Resim: Paris'in klasik kismina tezat La Défense'da (defans okunur) bir binadan görüntü. Hayir, Paris'te burayi da sevmiyorum.

17 comments:

R4 said...

ama ben anlamiorum... : (..
cmq La defence era interessante.. specialmente con sen!
R4

Anonymous said...

Ben boyle bir post yazsaydim, 'ben kucukken', 'ben aslinda' ve 'ilk kopya' kisimlarina ayni seyi yazardim, bu kadar olur! O ilk okul asmasinda bir de carsida babamla karsilasmistik, cok komikti.14 Subat'ta yazdiklarini okumadim, belki orda da kesisiyoruzdur, ama simdiden soyleyeyim biz 14 Subat'a kil olanlardaniz :-)

B5 said...

X R4,
La Defénse fa schifo, come la torre Eiffel. E tutto il resto. Mi dispiace, sono una di quelle che odiano Parigi. Ed aspetto lo stesso rispetto di chi la ama.

X Zeyno§,
Senin yazdiklarina ben aynilarini dusunuyorum bazen, ama senin benden daha cok bildigin seyler var, ozellikle Turkiye'de. Yakalarsam ayrintili soracagim : )

loungetime said...

En saçma huyuna bayıldım doğrusu. Bende bütün hepsini elleyip 1 tanesini alıyorum özellikle bisküviler kırık çıkabiliyor ordan gelen bir alışkanlık.

Nedense ben senin yaramaz bir çocuk olduğu okuyunca şaşırdım. Sanki daha sakin bir imaj yartmışım kafamda. Acaba şimdi ki halin nasıl.

Sevgiler

B5 said...

xLoungetime,
Supermarketler eski urunleri one, yenileri arkaya dizerler. Ben de buradan yola ciktigimi farzetsem de, gereksiz yere ayni tarihli ellemedigimi aliyorum!

Yaramaz olmadigim -düsüncesi- konusunda ben de seninle hemfikirdim o zamanlar : ). Daha uslularini ve yerinde durup, basina is acmayan cocuklarin da varoldugunu ogrenene kadar. Mesela 4 yasinda babamin ofisinden kasla göz arasinda kacip, 4 kat inip, caddede cingene cocuklarla oynamaya gitmezdim! Benimkilerin sok gecirdikleri bir anmis dakikalik yokolmam. Tum ofis binasinda arandiktan sonra : ). Kollarini acana giden cocuklardan iste.

Simdi bilmem ki nasilim : )

Sevgiler,

müzi said...

hmm.. cok ilginc. ben de sasirdim biliyor musun? icindekini tutamayan biri olmana... nedense ben seni cok kontrollu, dolayisiyla hislerini saklayabilen biri olarak hayal etmisim. sen simdi bunlari yazinca, "hadi ya!" dedim. vay be :)

B5 said...

x Muzi,
Babam aynen dedigin gibi :).
Benim icinse burada kontrol daha kolay. Dusundugunu kelimelerle yazip yollamadan once biraz dusunme payin var. Ustelik mimikler olmadan.
Karsilikli iletisimde ise her hangi bir seye olan heyecanimi benle konusmadan bile hissedebilirsin.
Rahatsiz eden bir konu oldugunda da ayni sekilde, cenemi pek tutamam. Ama olumsuz bir yorumum da politik anlamda anlasilabilecegi icin pek tartisma yaratmaz... Ya da bir ihtimal böyle :)

Yine de bazen en iyisi susmak ve yüz ifadelerine hakim olabilmek. O kadar ilerleyemedim daha Muzi... :)

Punto said...

Yaramaz çocukların büyüdüklerinde akıllı olduklarına dair bilgiler okumuştum. Doğruymuş bu bilgi.
Beşikdüzü köy Enstitüsü ile ilgili yeni fotoğraflara ulaştım ve yayımladım. Haberin olsun.

Alp ve Ege'nin Annesi said...

Bu vesileyle 14 Subat'ta yazdiklarini okudum...Cook begendim...Sevgiler

EKMEKÇİKIZ said...

Yaramaz Kızçocuğu!
Bundan sonra senin adın böyle olsun, B5'ciğim.
:))
Demek ki, şimdilerde dansla filan içindeki hareketli çocuğun arzularını cevaplamaya çalışıyorsun.:)

La Défense'ın en güzel tarafı oradan Pari'i seyretmek olabilir, belki.

B5 said...

X Punto,
Sevgili Punto Amca,
Kabul edemeyecegim kadar guzel bu sozler : )
Yazilarinizi ilgiyle takip ediyorum.
Bu arada "Kocekce"nin yeni hayranlari cikti sayenizde, tekrar tesekkurler,

X Alp&Ege´nin annesi,
Bakalim 10yil sonra ne dusunecegim, sence ayni mi olur dersin :)
Ayni sinirda olmaya 10 saat kaldi!!

X Ekmekci Kiz,
Galiba haklisin. Hareket edemeden durdugum bir donemim olmadi. Profesyonel de degilim ki :)
Ama ya yuzdum, ya ata binip canimi cikardim ya da simdiki gibi dansa gidiyorum. Eger planlarim yolunda giderse su saatler dans ile ilgili biryeri gormus olacagim. Haftaya yazarim! Dort gun bana musade :)

Fulya said...

Anladim.
Ozledim.
Yorgunum:)

Meltem said...

Ben de hiç duygularımı saklayamam, hemen her içimden geçen yüzümden okunur, ne fena değil mi bunu yaşamak beni en iyi sen anlarsın o zaman. Bundan hiç hoşlanmıyorum ve hala üzerinde çalışıyorum. Gelişme var mı dersen bir arpa boyu. Onun için de beyaz bile olsa yalan söyleyemem. Ama bana yalan söylendiğinde de hemen hissederim. Aslında bazan yalanları da anlamamayı tercih ederdim. Yine çok güzel yazmışsın 14 şubat yazını da okudum. Çok duygulandım. (Sulugöz balık n'olacak).Eminim 10 yıl sonra da aynı olacak:)

Tutku said...

ben de okuldan kaçıp eve gelenlerdendim.kendime benzeyen birini bulmuş olmak çok hoşuma gitti

B5 said...

X Fulya,
Yorgunlugun cabuk gececektir guzel yuzler goreceksin yakinda :)

X Meltem,
Beyaz yalan bile soyleyemeyenleri severim. Yuz ifadeleri konusunda olumsuz anlarda isin zor yanini hep yakinlarimiz cekiyor gibi. Yalniz olumlu seylerin yarattigi cosku ifadesini de epey yasiyorlar : )
Bundan da sikayetci degiller!

x Dudku,
Merhaba, benzerligi gorebildigine sevindim :). Yine beklerim.
(Buraya ev muamelesi yapmaya basladim!)

Anonymous said...

Eline saglik guzelim, guzel yazmisin, birgun tanismak istedigiminsanlardansin:) ee ne zaman geliyorsunuz?

B5 said...

X Mirdifderya,
Sen de benim :)
Su an senin 16 derecede, benimse 0 derecede olduguma inanmak guc. Sen bize yazin gel, ben size kisin :)
Buyuk ihtimal once Italya'da bulusacagiz, ya da Istanbul`da!