Gercek'ten sahneler...

.


.

Gecen gün yine herkesin (popüler kültür sagolsun) bir filmden hatirlayacagi (Les Amants du Pont Neuf) Neuf köprüsü üzerinden gecmek icin baslangicindaki meydana dogru yürüyordum. Birden etrafimda normalden fazla kalabalik farkettim. Saga sola sapmadan yoluma devam ettim ki o anda, etrafimin polis ve polis arabasi cevrili oldugunu, gördüm. Yürüdügüm meydanin üc tarafinin barikatlarla cevrili oldugunu ve etrafimdaki kalabaligin sadece zenci genclerden olustugunu farketmem nedense sonuncu oldu. Kimi yerde yatiyor, kimi ayakta, kimi oturuyor ama hicbirinden cit cikmiyordu. Gösterinin (tabii denilebilirse) tam ortasina dalmistim istemeden. Basimi saga cevirdigimde cember disindaki gelen gecene ellerindeki dev bir bez pankarti tutanlari farkettim. Yaziyi onlarin tarafinda oldugum icin göremiyordum. Ilerleyebilmek icin yatanlarin üzerinden atlayip, polislere dogru yürüdüm, icinde bulundugum grupla öyle bir tezat olusturuyordum ki daha ulasmadan barikatta bana acilan yerden disari ciktim. Kalabaliktan biraz uzaklasip arkami döndügümde elle özensizce yazilmis kelimeleri secebildim:

**************

Okudum, sinirimden aglamak geldi icimden.

Yoluma devam ederken duvara yazili tanidik bir cümle okudum. Duvarda yazan buydu: "Buraya kadar her sey iyi gidiyor". Yine bir film, ama bu defa turistlerin kol ve cüzdanlarini acip kosa kosa Fransa'ya gelmelerini saglayan biri degil. Aksine daha gercekci, daha yasanan, gözünü acanlarin farkedebilecekleri tiplemelerin oldugu, cogunuzun bildigi bir film. Asil adi "La Haine", Nefret.

Okudugum bu kelimeler filmin son sahnesinde kafalara kazinmasi icin tekrarlananlardi. Kimin duvara yazdigini bilmiyorum. Ama neden yazdigini anlayabilirim. Üc sene önce yine buradayken yasanan olaylar aklima geliyor: Okuyun hatirlarsiniz .

Öte yandan televizyonda orta Afrika'da cekilen son derece uyduruk bir Fransiz belgeseli var. Beyaz kadin ukalalik taslayarak kabilelerle birlikte larva yemeye calisiyor ama igreniyor. Belki bir Afrikali Fransizlarla beraber salyangoz yiyor ve bunun belgeselini O yapiyor olsa idi daha cok eglenirdim.

Sanirim gercek anlamda sadece milli takimi olusturduklari zaman önem ve saygi kazaniyorlar. Bir nevi Birlesik Afrika Devletlerini olusturduklarinda.

Simdi de yine TV'de bir baska Afrikali Olimpiyat madalyasi kazanmis, Sarkozy ile canli telefon konusmasi yapiyor.

Disarida da afro-rap muzigi duyuluyor. Bulundugum nokta ise tam olarak Champs-Élysées. Ona da bir film?

4 comments:

Demet said...

'Bir gün... ciddiye almayi ögrenecekler' diyerek etme/bulmaci ve intikamci bir bakis mi firlatmali,

yoksa 'bu onlarin dünyasi' gibi bir teslimiyetci bakis mi bilemedim; geldik gidiyoruz, duymustuk duymaya devam ediyoruz... Of!

B5 said...

Cok karamsar yazdim degil mi?
Eksik bile yazdim aslinda. Bitmez ki, neresinden baslasak. Bazen anlamamak bilmemek daha iyi diyorum, o da isin kolay yani degil mi?
Son bes ayimi Afrikalilarin cok yogun oldugu merkezi semtte gecirdim. Etkilenmedim diyemeyecegim. :(...

EKMEKÇİKIZ said...

Sadece Fransızların değil, sömürgecilik yapan bütün Avrupa ülkelerinin ayrı zaman ve yerlere ait ayıpları var. Hepsi de hatırlayanlar için can acıtıcı.:(
Ve sanırım bunlar, pastane vitrininde sinek olmasından beş beter sıkıntı yaratmış, izler bırakmış olmalı.
Yine de sinek hikayesi tam Fransız bir durum; eski lüks sarayların tuvaletlerinin olmadığı, o nedenle parfüm icat edildiği söylenceleri hatırlanınca, özellikle. :))

B5 said...

X Sevgili Ekmekci Kiz,

Eveeeet, hep klise soylenir iste: kanalizasyon yokmus, banyo yokmus vs diye. Kliselere karsiyim diyorum ama simdi diger ulkelerle birlikte ayni seyi soyluyorum burasi hakkinda. Inan farklar var. Tabii burada isin icine buyuk sehrin karmasasi ve bencilligi de giriyor.

Irkcilik icin ise sinirimden karsilastirma bile yapmak istemiyorum. Avrupa saatli bomba. Her gün irkcilikla ilgili bir haber :(. UN sanirim bir yoklama yapmisti da en irkci Ispanya cikmisti :(((

Önceki gün Italya'dan pek sevimsiz bir haber geldi :(. Santiyemizde vandalizm yasandi. Adamlarimiz Portekiz, Alman, Italyan ve Fransiz... Onlara karsi. Sucu da Portekizlilere attilar. Yine adamlarimizdan birinin evine saldirili soygun yapildi. Aaaa burasi, tahmin edebildigin gibi. Yine de Le Point dergisine göre en tehlikeli sehir Paris degil Fransa'da.

Düsünebiliyor musun ?

Sevgiler,